Yoğun bir yaşam, aile gerilimleri, ilişkilerde zorluklar, ekonomik kriz, suçluluk duygusu, korku, yargılama, zararlı ve kendini sınırlayan inanç sistemleri, artan güvensizlik hissi: her gün - barmen uzmanları olarak - içeriklerimizi seçiyoruz, onları miksere dökeriz ve günlük stres kokteylimizi şiddetle sallarız.

Stres bizim sadık seyahat arkadaşıdır. Şeklini değiştiren ve hayatlarımızı sürekli etkileyen bir hayalet. Duygusal gerginlik yaratır, zihinsel netliği azaltır ve en iyiye karar verme yeteneğini kararlaştırır. En ciddi şey - şimdi kesinlikle belirlenmiş - stresin çok fazla fiziksel rahatsızlık yaratmasıdır. Kendimizi sürekli olarak savunmaya kararlıyız, vücudumuz “kurumsal” görevine değerli kaynaklar ve enerji verir: kendini iyileştirmek için.

Stres belirtileri nelerdir ? Sırt ağrısı, migren baş ağrıları, bağışıklık güçlüğü, uykusuzluk, depresyon, cinsel problemler, sindirim güçlüğü, kronik yorgunluk, kısırlık, yüksek tansiyon, kolon tahrişi, kas zayıflığı, ses değişikliği (genellikle yüksek), sık idrara çıkma ihtiyacı, zorluk öğrenme, adet problemleri, tikler, aşırı terleme, artrit, astım, ... Liste bitmedi ve tıp sözlüğü kadar uzun olabilirdi.

Stres, gerçekte, beden-zihni vurgulayan tüm faktörleri içeren büyük bir kategoridir. Bunlar arasında soluduğumuz, yuttuğumuz veya cilt yoluyla emdiğimiz toksinler vardır. Bebeklerde veya fetal yaşamda yaşadığımız duygusal travmalar. Bazen korkmadığımız korkuları bile. Asla yapamayacağımız, olamayacağımız ya da sahip olamayacağımıza dair esnek olmayan düşüncelerimiz (“sınırlayıcı inanç sistemlerini”). Fiziksel travmalar, kazalar, cerrahi işlemler, aşılar. Vücudumuz için gerçekten güzel bir yük ...

Fakat stresi ortadan kaldırmak için gerçekte ne yapabiliriz? Hiçbir şey! Stres ortadan kaldırılamaz, çünkü bu bizim ayrılmaz bir parçamızdır. Bununla birlikte - bu iyi haber - yönetebilir, şekillendirebilir, fazlalığını azaltabilir, etkilerini önleyebilir, hasarını onarabiliriz.

Stres yönetimi ve beden zihninin tekrar dengelenmesi için günümüzde en etkili araçlardan biri BodyTalkTM Sistemi'dir . İtalya'da mutlak bir yenilik olan sistem 1990'ların sonunda Avustralya'da doğdu ve - çeşitli bilim adamlarının katkısı sayesinde - günümüzde enerji tıbbının en ileri ipuçlarından biri.

BodyTalk etkili, yumuşak ve müdahalesizdir. Batı tıbbını Çin tıbbı ile birleştirir, yoga felsefesi, akupunktur, kinesiyoloji, kranyo-sakral terapi ve kuantum fiziği prensipleri ile birleştirir.

BodyTalk'un içinde vücut, tüm sistemlerin, hücrelerin, her bir atomun sürekli olarak birbirleriyle diyalog içinde olduğu muhteşem bir etkileşim sistemi olarak görülür. Bu ilişki iyi sağlık temelidir.

Stres nedeniyle, vücuttaki bazı bağlantılar zayıflar ve hatta "zıplar". Böylece vücudumuz en iyi şekilde çalışmaya başlar. Ve bu sağlığımızın kötüleşmesinin öncülüdür: zamanla belirtiler ortaya çıkmaya başlar, vücudumuzun yaşamımızda yanlış bir şey olduğunu bize söylemeye çalıştığı tek dildir.

Bir BodyTalk oturumu sırasında, tam olarak hangi kuruluşun atlandığını ve nasıl yeniden etkinleştirilebileceğini göstermek için doğrudan biyo-geribildirim yoluyla sorgulanan müşterinin organıdır. İletişim, beden-zihin içinde yeniden kurulduktan sonra, insanlar yeni denge ve yeni bir uyum bulurlar. Ve son olarak, stres artık hayatlarının efendisi değil.